EL-HÂFİD! En yüksek mertebeden en aşağı mertebeye düşüren ancak Sensin. Senin dinine savaş açanları, zalimleri, egoları çok şişkin, enaniyetli malına mülküne çok güvenerek asi olanları alçaltan Sensin. Günahları pervasızca işleyenleri, Senin vahyine kulak asmayanları, küfründe inat edenleri zillete düşüren Sensin. Sana doğru giden yollarımızı çok eyle. Senin hoşuna gitmeyen her türlü eylemimizi yok eyleyiver.
ER-RÂF’İ! Sana iman eden, özünü her türlü manevi kirden temizleyen, hayırda yarışanları, ilmiyle amil, ihlaslı olanları yücelten ancak Sensin. Senin izzetli kılıp yücelttiğini hiç kimse zillete düşürüp alçaltamaz. Kendine yaklaştırarak yücelttiğin kullarını çok eyle. Senden uzaklaştıran benliği, şirki, dünyaya aşırı düşkünlüğümüzü yok eyleyiver.
EL-MUİZ! İstediğin kuluna mal mülk, makam, şeref, ilim, yakin veren ancak Sensin. Sadece senin emirlerine samimi bir şekilde boyun eğen, sadece senden isteyen ve kaderine rıza göstereni izzetli eylersin. Hayvani isteklerini kontrol altına alabilen, nefislerinin eseri olmayarak kalp ve aklı işlettiren kullarını şerefli kılan Sensin. Biz müminlerin izzet, şeref, üstünlüğümüzü çok eyle. Bize izzet vererek içimizdeki ve dışımızdaki insanların sû-i zanlarını yok eyleyiver.
EL-MUZİL! Her türlü yüksek teknolojilerine güvenerek masum insanlara zulmeden, sömüren ülkeleri zelil eden ancak Sensin. Elindeki ilim, mal, makam, insan gücüne güvenerek yeryüzüne fitne tohumları saçanları zelil eden Sensin. İslam’la şereflendirip iman nimetine kavuşturduklarını çok eyle. Bizdeki izzeti gideren yanlışlarımızı, günahlarımızı, aşırılıklarımızı yok eyleyiver.
ES-SEMİ! Gizlediklerimizi bilen bizi hakkıyla işiten, her şeyden haberdar olan ancak Sensin. Dilimizi en güzel şekilde kullanmayı bize nasip eyle. Dilimizden çıkan sözlerdeki doluluğu, anlamı, edebi, hayrı çok eyle. Bizi yarınlarda utandıracak boş ve veballi sözler sarf etmeyi yok eyleyiver.
EL-BASîR! Bütün canlıların, cansızların ne yaptığını hakkıyla gören ancak Sensin. Dünyanın bir ucunda da olsak, hangi mekânda olursak olalım bizi gören Sensin. Senin kameran altında yaşadığımız şuurunu bizde çok eyle. İnsanlar görmüyor ya dediğimiz yanlış işlerimizi yok eyleyiver.
EL-HAKEM! İnsanlar arasında hükmettiğin zaman kimseye haksızlık yapmayan, adaleti asla şaşmayan ancak Sensin. Bu dünyada hakemliğini kabul edenlerimizi çok eyle. Yarın pişman olacağımız yanlışlarımızı yok eyleyiver.
EL-ADL! Gerçek adalet sahibi, bütün icraatları hak ve adalet üzere olan ancak Sensin. Kâfirlerin hakkına tecavüz eden bir Müslümanı bile hesaba çeken Sensin. Bu dünyada kendisini haklı çıkarmak için adaleti yanıltmaya çalışanlar hakkında en iyi hükmü veren Sensin. Kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına yapmayanlarımızı çok eyle. Dünyadaki ve ülkemizdeki her türlü adaletsizliği yok eyleyiver.
EL-LATîF! Yaratılmış her canlının ihtiyaçlarını en ince noktasına kadar bilip sezilmez yollardan karşılayan ancak Sensin. Dilediğin kişiyi ikramlara boğarsın. Biz aciz, muhtaç kullarına ve tüm canlılara cömertlikte sınır tanımayan Sensin. Bir elin verdiğini diğer elin görmediği cömert insanlarımızı daha çok eyle. Manevi hastalıklarımızdan biri olan cimrilik hastalığımızı yok eyleyiver.
EL-HABÎR! Her şeyin iç yüzünden haberdar olan, hiçbir şeyin gizli kalmadığı ancak Sensin. Sırlarımızı, kimsenin bilmesini istemediğimiz yanlış işlerimizi, geçmişi geleceği en iyi bilen Sensin. Senin her şeyi hakkıyla gören, işiten, bilen olduğunu tasdik eden inananlarımızı çok eyle. Senin her şeyden haberdar olduğunu bilip özümseyerek senin onaylamadığın, sevmediğin işlerimizi yok eyleyiver.
EL-HALîM! Biz günahkârları cezalandırmaya gücün yettiği halde cezalandırmayarak mühlet tanıyan ancak Sensin. Biz asi, şaşkın, taşkınlara çok sabırlı ve halim Sensin. Bize olan şefkatin, sabrın, hilmin gadabını aşmıştır. İlmin önünde olması gereken edep ve hilmimizi çok eyle. Aceleciliğimizi ve öfkemizi bizden yok eyleyiver.
EL-AZÎM! Azametini ve ululuğunu hiç kimsenin anlayamadığı en büyük olan ancak Sensin. Büyük, güçlü, muktedir olan ve kâinatı tesbih taneleri kolaylığında çeviren, döndüren Sensin. Sen büyüksün, biz ise büyüklüğün karşısında büyülenen ve sana itaat eden kullarız. Biz aciz kullarının büyüklüğünü anlama kabiliyetimizi çok eyle. Senin azametini unutarak içimizdeki kibir hastalığını yok eyleyiver.
ALİ ALTAYLI